Antalya Tarihi #2

OYMAPINAR BARAJI: KONUM VE TARİHÇE

Antalya'ya bağlı Manavgat ilçesinin yaklaşık 17 km kuzeyinde konumlanan Oymapınar Barajı, eski adıyla Homa olarak bilinen beldede yer almaktadır. Bu bölge, tarihin derinliklerinde yer alan Toros Dağları'nın muhteşem dokusuna sahiptir ve Antalya'nın Manavgat Irmağı'nın kaynağıdır. Bölge, yerel halk tarafından Fatmalar Dağı olarak adlandırılan ve Dumanlı beldesine yakın bir konumda bulunmaktadır. Araştırmalara göre bölgenin ilk yerleşim tarihi M.Ö. 1820'lere kadar uzanmaktadır. Antik çağlarda ünlü Lidya Kralı Attalius'un bu bölgede yaşadığı bilinmekte olup, daha sonraki dönemlerde Romalılar, Selçuklular ve Osmanlılar tarafından farklı zaman dilimlerinde kontrol edilmiştir. Homa, Antalya'nın Side ilçesinin su ihtiyacının büyük bir kısmını karşılamaktadır ve Dumanlı'dan Side'ye su taşıyan antik su kemeri kalıntılarına hala altı farklı noktada rastlanmaktadır. Bu tarihi kalıntılar, ziyaretçilerin ilgisini çeken ve yerli yabancı turistlerin uğrak noktası haline gelmiş muazzam bir beldedir.

Oymapınar Barajı'nın giriş kapısının sağ tarafında yer alan ve hala dimdik duran kırk gözü su kemerleri, Antalya Adventures tarafından görülmesi gereken tarihi bir alan olarak önerilmektedir. Ülkemizin rafting bölgesi olan Köprülü Kanyon'un tam ortasında bulunan bu bölge, gezi rotalarınıza eklemeniz gereken ve şiddetle tavsiye edilen bir yerdir. Aynı zamanda Beş Konak beldeine yakınlığı, ziyaretçilere büyük avantajlar sunmaktadır.

Oymapınar Gölü, Manavgat Nehri üzerinde bulunan bir barajın arkasında yer alan ve Antalya'nın doğal güzellikleri arasında önemli bir yere sahip etkileyici bir doğa harikasıdır.

Antalya tatil planlarınızda görmeye değer güzellikler arasında yer alan Oymapınar Gölü'nü ziyaret etmek ve keşfetmek kesinlikle listenizde olmalıdır. Bu bölgede dağ yürüyüşleri, tekne turları ve rafting gibi aktivitelerle keyifli zamanlar geçirebilirsiniz. Antalya Adventures olarak, bu göl gezisinin sizi büyüleyeceğine ve detaylarda gizlenen güzellikleri keşfedeceğinize inanıyoruz. Manzaranın keyfini çıkarırken, bu muhteşem manzarayı oluşturan küçük detaylara hayran kalacaksınız. Oymapınar Barajı'nda konaklama imkanı bulabileceğiniz tesisler ve piknik alanları sınırlı olmasına rağmen, önceden rezervasyon yaptırarak konaklama şansınız bulunmaktadır. Oymapınar Gölü gezinizin ardından, Antalya'da Manavgat Nehri'ni, Simena Kalesi'ni, Beldibi Mağarası'nı, Oluk Köprüsü'nü ve Demre Kuş Cenneti'ni ziyaret edebilirsiniz.

ANTİK ETENNA

Antalya'nın en güzel ilçelerinden biri olan Manavgat'ın 29. km kuzeyinde yer alan Etenna, yerli halkın Sırt Köyü olarak adlandırdığı dik tepelerin üstünde konumlanmış tarihi bir yerdir. Akropal isimli şehir, Bizans döneminde Psikoposluk olarak hizmet vermiş ve şehrin yamaçlarında yer almaktadır. Şehrin üst tepesi suyla çevrili olup, güney tarafında yüceltilmiş bir ölü için yapılan mezar bulunmaktadır. Ulu Önder Atatürk'ün de belirttiği gibi, "Antalya dünyanın en güzel şehridir" ve bu söz boşuna söylenmemiştir.

Aspendos;

Antalya'nın yaklaşık 50 kilometre doğusunda yer alan Aspendos, eski bir şehrin izlerini taşımaktadır ve bir zamanlar görkemiyle dikkatleri üzerine çekmiştir. Bu şehir, Toros Dağları'nın eteklerine kurulmuştur ve Köprüçay adı verilen bir nehir iki tepe arasından akar. Buradaki antik şehirde, kısmen yıkılmış binalar ve su kemerleri gibi kalıntılar göze çarpmaktadır.

Bu eserler, inşa edildikleri dönemin ihtişamını günümüze yansıtmaktadır. Şehirde bulunan antik tiyatronun adı Belkıs Tiyatrosu'dur ve yaklaşık 15 bin seyirci kapasitesine sahiptir. Günümüzde opera ve bale festivallerinin düzenlendiği bu tiyatroda, bazı eğlence etkinlikleri gerçekleştirilmekte ancak mekânın kapasitesinin üzerinde izleyici alınarak tarihi dokuya zarar verilmektedir.

Ancak, duyarlı tarih severler sayesinde şu anda organizasyonlar yasaklanmış ve tarihi alan bakıma alınmıştır. Aspendos, doğu yamacına kurulu olan bir diğer şehre dayanmaktadır. Sahnesi birkaç katlı olan tiyatronun arkasında, iki katlı amfitiyatro ile yükselen localar bulunmaktadır, oldukça heybetli bir görünüme sahiptir. Sahnenin arkasında ise çağın sanat anlayışına uygun olarak süslenmiş geniş ve yüksek bir cephe bulunmaktadır.

Tiyatroda yer alan yazıtlardan, Aspendos'un MS 2. yüzyılda inşa edildiği anlaşılmaktadır. Tiyatronun kurucuları Krispunus Arruntianus ve Auspikatus Titinyanustur. Belkıs Tiyatrosu, tanrılar ve kral ailesi şerefine yapılmıştır. Bir yazıttan anlaşıldığına göre, mimari yapıyı inşa eden kişi Zenon'dur. Tiyatro, orijinal yapısını koruyamasa da günümüze oldukça iyi ve canlı bir şekilde ulaşan eserler arasında yer almaktadır.

Aspendos Antik Tiyatrosu'na Antalya'dan ulaşım oldukça kolaydır. Antalya merkezinden geliyorsanız, Serik ilçesinden geçerek Belkıs alt geçidinden devam etmeniz gerekmektedir. Yönlendirmeleri sağlayan birçok tabela bulunmaktadır. Aspendos Antik Kenti'ni ziyaret etmek için giriş ücreti ödemeniz gerekmektedir. Antalya'nın en güzel ve keşfedilmesi gereken Roma eserlerinden biridir. Antik tiyatro gezisinin ardından diğer kalıntıları da keşfetmeyi ihmal etmeyin.

.